Hava atmam, çaka satmam?
Yüreğim yetiyorsa, bileğim isyan etmez; yaparım.
İsyankar değilim, isyan etmem?
Dilenci değilim, dilenmem?
Vefaya inanırım, vefasızlığa prim vermem.
Nankörleri sevmem, bedava yaşayanlara takılmam?
Güce saygı duyarım, güçlüden çekinmem?
Zayıfı korumayı severim, ezmem.
Dostluğum değerlidir, hiç birşeye değişmem.
Sır mı dediniz, duyduğumla yetinir; pazara kadar değil, mezara kadar taşırım.
Bunlar benim özelliklerimden bazıları?
Belki sizlerde de benzer özellikler var. Kim bilir!
Bunları niye yazıyorum? Çoktandır aklımda olduğu halde, fırsat bulup ta yazamadığım bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyordum; bugün nasip oldu. Şükürler olsun?
İsterseniz AZUCUK ipucu vereyim?
Uzatmayayım, konumuz yerel bir deyim: ?AZUCUK´
Başkalarını bilmem, bize has özelliklerden biridir AZUCUK sözü?
Yetinmeyi bilmeyenlerin mi, az olsun benim olsun diyenlerin mi tercihidir AZUCUK! Ne dersiniz?
Bu yazıyı yazdıktan sonra ben, okuduktan sonra sizler AZUCUK talebinizden vazgeçin. Küçük işlerle yetinmeyelim, büyük hedeflerin peşinde koşalım. Sizi bilmem, bundan sonrasında benim hedefim büyük.
İsyan etmem demiştim ya, isyan ediyorum artık? Bundan sonra hiçbir konudaki talebim de AZUCUK VERSENE olmayacak. Ya hep, ya hiç!
Bugüne kadar birçoğumuz azucukla yetindik. Artık görülüyor ki, Giresun´un azucuk´la işi yok. Büyük işleri, büyük hedefleri tercih etmemiz gerekiyor. Gittiğimiz yolun sonu görünüyor. Yolun sonu karanlık...
Yeter geri kalmışlığımız, yeter ezilmişliğimiz? Yeter!
Artık AZUCUK istemek yok? Karnımız ve gözümüz doysun istiyorsak? Azucuk versene demekten vazgeçmeliyiz?
Zamam zaman; ?azucuk destek olsana, azucuk yanıma gelsene, kız azucuk öpseme´ gibi sözler söyledik. Öperken de, severken de hep azucukla yetindik?
Yatırımlar konusunda da aynı durum söz konusu? Hiç değişmedik.
Af edersiniz ama AZUCUK VERSENE demekten bıkmadınız mı?
Yeter artık diyorsanız, bundan sonra azucuk istemek yok. Bugünden sonra AZUCUK versene diyeceğimiz sözcükleri hayatımızdan çıkaralım? Ne dersiniz?
