‘EŞİT TEMSİL HAKTIR’

CHP Kadın Kolları İl Başkanı Ayça Kozluca, Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 88. Yıl dönümü nedeniyle yayınladığı mesajda; “ Eşit temsil haktır” dedi. Kozluca, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:

“Bugün biz kadınlar için hayati öneme sahip olan, en onurlu günlerden birisidir. Ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde 5 Aralık 1934 tarihinde seçme ve seçilme hakkını kazandık. Dönemin Başbakanı İsmet İnönü 'nün ifadesiyle Atatürk'ün en ileri devrimlerinden biri gerçekleşti.

Birçok gelişmiş ülkeden önce kazandığımız bu hak ile eşit yurttaş olma statüsüne kavuştuk. 1935 yılında gerçekleşen seçimlerin, seçim sonuçlarında 17 kadın milletvekili Meclise girdi. 1936 yılında yapılan ara seçimle birlikte kadın milletvekili sayımız,  18'e çıktı. Böylece Meclisteki kadın milletvekili oranımız yüzde 4.6 oldu. Bu oranla parlamentoda kadın temsilinde dünyada ikinci sırayı aldık.

Aradan geçen 88 yıla rağmen, ilerlemek bir yana 129'uncu sıraya geriledik.

Seçmen nüfusunun yarısını kadınlar oluşturmasına rağmen, kadınların karar alma süreçlerinde yeterince yer almamaları ve siyasette eksik temsil edilmeleri bir demokrasi sorunudur.

Kadın kimliğinin ulusal meclislerde ve yerel yönetimlerde temsil için belirlenmiş olan kritik eşik yüzde 33 'tür. Peki ülkemizde durum ne?

1934 yılından bu yana 23 Genel Seçim yapıldı. Toplam 11.385 milletvekili Mecliste görev yaptı. Bu vekillerin sadece % 5’i yani 5. 98’i kadın.  Bugün mecliste 580 vekilin ise % 17.4’ü kadın yani 101’i.

Ülkemizde 17 bakandan sadece biri yani %  5.8’i kadın. Görüldüğü gibi Türkiye de kadınlar

Eşit bir Türkiye’yi kadın erkek bir arada yeniden inşa edeceğiz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını demokrasi ile taçlandıracağız.

Eşitsizlik sorunumuzu tek bir nedeni var, ZİHNİYET.

"Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum. "

"Anneliği reddeden kadın eksiktir, yarındır."

"Kadının kariyeri çocuk doğurmaktadır."

İfadelerini kullanan zihniyetten eşitlik beklenemez. 

Kadınların en temel halkı olan yaşam hakkına sahip çıkamayan,  koruma altında öldürülmelerine seyirci kalanlardan samimiyet umulamaz. Bu zihniyet, biz kadınların yaşam hakkını savunan İstanbul Sözleşmesinden çekilmemizin tek nedenidir.

Toplumsal cinsiye, eşitliğinin sağlanmasının yol, kadını güçlendirecek eşitlikçi politikalardan geçiyor. Eşit temsil haktır. Hakkımızı alana kadar mücadelemiz sürecektir.”